You are here

İklim Eyleminde Bir Sonraki Adım: Otopark Reformu

Kaliforniya, eyalet genelinde otopark yapma zorunluluğunu kaldırmaya hazırlanıyor. İşte bu, iklim için büyük bir kazanım olabilir.

CityLab, 23 Eylül 2022

ABD’de gündemde olan Enflasyon Azaltma Yasası’nın iklim kirliliğini azaltacak teknolojilere yaptığı vurgular olsa da masada dev bir iklim görevi daha var: Kentsel arazi kullanımı.

Örneğin Los Angeles, Manhattan’da konuta ayrılan alan büyüklüğünün neredeyse 10 katı büyüklüğünde bir alanı otomobil park yeri için kullanıyor. Dünyanın en üretken teknoloji şirketlerine (ve dünyanın en pahalı konutlarından bazılarına) ev sahipliği yapan San Francisco kenti Bay Area’da 15 milyondan fazla park yeri bulunuyor ve bu sayı kayıtlı araç sayısının yaklaşık iki katı kadar. Üstelik müstakil evlerin özel garajları bu sayının dışında.

Kaliforniya şu anda, kentsel arazinin bu son derece savurgan paylaşımını hedefleyen güçlü bir iklim politikasını yürürlüğe koymanın eşiğinde. Vali Gavin Newsom tarafından görüşülmekte olan yasa tasarısı, otopark zorunluluğunu eyalet genelinde ortadan kaldıracak. Hâlihazırda çoğu Kaliforniya kenti, ülke çapındaki diğer şehirlerde olduğu gibi, inşa edilen yeni evlerde veya ticari projelerde belirli sayıda park yeri oluşturmak zorunda.

Fotoğraf: Qian Weizhong

Otopark yapma zorunluluğu maliyetleri artırdığı gibi, otomobil kullanmayı da teşvik etmekte, bu da daha fazla trafik, daha az yaşanabilir şehirler ve ek iklim kirliliğine neden olmaktadır.

Otopark yapma zorunlulukları Kaliforniya’nın hava kirliliğinin de önde gelen itici gücü. Elektrikli araç kullanımı için yapılan baskıya rağmen, birçok Kaliforniyalı hâlâ gazla çalışan araçları kullanıyor. Ayrıca yüksek konut fiyatları, birçok sakinin her gün işe gitmek için otomobil kullanmasını gerektiriyor. Ulaşım faaliyetleri günümüzde Kaliforniya’nın karbon emisyonlarının %50’sinden fazlasından sorumlu. Kaliforniya’nın iklim hedeflerine ulaşması için bu durumla daha güçlü şekilde mücadele edilmesi gerektiği düşünülüyor. Ancak Kaliforniya şehirlerinin çoğundaki otopark zorunluluğu, bu hedefe ulaşmayı engelliyor. Otopark inşasının kiralık veya satılık konutların maliyetlerine yansıması fiyatları artırırken, diğer ulaşım türleri kullanılsa bile, otoparklar insanların araba kullanmaları için güçlü teşvikler de yaratıyor.

Ayrıca, otopark yapma zorunlulukları ABD genelinde, büyük bir otopark bolluğuna da katkıda bulundu: Amerikalıların 280 milyon otomobil için tahminen 2 milyar otopark alanı var. Devasa bir konut krizinin ortasında, otomobil başına ortalama 1.000 fit kare otopark alanı varken, kişi başına sadece 800 fit kare konut alanı bulunuyor.

Neyse ki iklime dirençli topluluklar yaratırken aynı zamanda otopark zorunluluklarını da güvenli bir şekilde ortadan kaldırabileceğimizi gösteren çok sayıda araştırma ve pazar verisi var. Yürünebilir mahalleler neredeyse her yerde yüksek talep görüyor ve otopark yapma zorunluluğunun kaldırılması durumunda bu tarz mahallelerin yaratılması daha kolay hale geliyor. Bu noktada, şehirlerin karbon emisyonlarını azaltmak için en son teknolojiye değil, siyasi iradeye ihtiyaçları olduğu söylenebilir.

Kaynak: CityLab

Top