Belediye Başkanı Anne Hidalgo’nun girişimiyle uygulanan tek günlük arabasız kent planı sayesinde, kent merkezinin büyük bölümü motorlu araçlara kapatıldı, kentin kalan kısmındaysa hız sınırları düşürüldü.
The Guardian’dan Angelique Chrisafis’nin haberine göre, Champs Elysées’deki arabaların gürültüleri bir günlüğüne tamamen kesildi. Arabaların gün boyu kullanılmadığı 27 Ekim’de, Paris’in araba motorlarının gürültüsünün yerini bisikletlilerin pedallarının ve kaykayların, çocukların kahkahalarının sesleri aldı. Paris sakini, emekli bir kadının tabiriyle, “insanın kafasını dinleyebildiği” bir ortam oluştu.
Paris’in ilk arabasızlık denemesinde sokağa çıkan insanların daha mutlu olduğu görüldü. Üstelik, gökyüzünün renginin de diğer günlerden farklı olduğu gözlemlendi. Özellikle Arc de Triomphe ve La Défense yönündeki bakıldığında genellikle sisli olan gökyüzünün daha berrak olduğu kaydedildi.
Geçtiğimiz mart ayında, hava kirliliğindeki artışla birlikte Paris dünyanın en kirli kenti olmuş ve kentin üzerine çöken pus nedeniyle Eyfel Kulesi dahil kentin birçok önemli sembolü görünmez olmuştu. Kasım sonu ve Aralık başında COP21 BM İklim Konferansına ev sahipliği yapmaya hazırlanan Paris’in “arabasız bir gün” gibi anlamlı bir jesti yapması bekleniyordu.
Geçmiş hükümetlerin dizel fiyatını benzine oranla düşürme politikasının bir sonucu olarak Avrupa ülkeleri arasında, en yüksek dizel araç yüzdesi Fransa’ya ait. Volkswagen’in emisyon hilesi skandalı sonrasında da Fransa hükümeti arabaların yarattığı kirliliğe karşı önlem alma konusunda bir baskıyla karşı karşıya.
Paris Belediye Başkanı Hidalgo, kenti daha az araba kullanımı ve yeşil araçların daha sık kullanımı için teşvik etme planını uygulamaya başladı. 2020 yılına dek dizel araç kullanımını tamamen bitirme sözü veren Başkan Hidalgo, aynı zamanda Seine Nehri boyunca arabasız alan sayısını da arttırmayı planlıyor.
Brüksel Belediye Başkanıyla eşzamanlı olarak arabasız gün etkinliğini gerçekleştiren Hidalgo,”bu girişimimiz, insanlara tek başına araba kullanmanın yegane ulaşım çözümü olmadığını ve kent içinde hareketlilik meselesine başka biçimde de yaklaşılabileceğini gösteriyor” şeklinde konuştu.
Vélorution adı verilen bir bisiklet kolektifinin mensuplarıysa, Place de la République’te buluşarak hep birlikte bisiklet sürmeyi ancak rotalarını yine araç kullanımına açık yerlerde çizmeyi tercih ederek arabasız gün etkinliğinde farklı bir mesaj verdi. Kolektifin üyesi Camille Carnoz, konuyla ilgili olarak, “Bugün sembolik bir gün ve insanlara bir hayalin gerçekleşmesini sunuyor ve bir ütopyayı, bir kentin arabalar olmadan nasıl görüneceğini gösteriyor. Ancak biz daha ileri gitmeliyiz ve daha fazla bisiklet yolu yapmalı, bisikletler için daha iyi park alanları inşa etmeli ve hız sınırlarını daha da aşağı çekmeliyiz. Yani daha yapılacak çok şey var.”