You are here

‘Kara Rapor 2020: Hava Kirliliği ve Sağlık Etkileri’

Temiz Hava Hakkı Platformu, geçtiğimiz haftalarda ‘Kara Rapor 2020: Hava Kirliliği ve Sağlık Etkileri’ başlıklı bir rapor yayınlayarak Türkiye’nin 4 yıllık hava kirliliği ile kirlilik kaynaklı, önlenebilir can kayıplarına dair verileri paylaştı.

Kömürlü termik santraller başta olmak üzere çevresel kirleticilere bağlı olarak ortaya çıkan hava kirliliğinin azaltılması, halk sağlığının korunması ve temiz hava hakkının savunulması için çalışmalar yürüten Temiz Hava Hakkı Platformu geçtiğimiz günlerde yeni bir rapor yayınladı. Rapora göre 2019 yılında hava kirliliği, veri elde edilen 51 ilin %98’inde Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) sınır değerlerinin üzerinde gerçekleşti. İstanbul ise 2017 yılından beri hava kirliliğine bağlı ölüm sayısının en fazla olduğu il olarak karşımıza çıkıyor. 2019 yılında ise hava kirliliğine bağlı ölümlerin en çok Iğdır’da gerçekleştiği ve bunu İzmir ve Manisa’nın takip ettiği görülüyor. Buna karşın hava kirliliğinin en düşük olduğu iller Ardahan, Tunceli, Rize, Artvin, Bitlis olarak ifade ediliyor. Rapor, hava kirliliğinin temel nedenleri arasında kömürlü termik santraller başta olmak üzere sanayi tesisleri ve evsel ısınma amaçlı kömür kullanımı geldiğini ortaya koyuyor. Kara Rapor 2020’de yer alan bazı çarpıcı bilgiler şu şekilde:


• Ülkemizin mevzuatında Partiküler Madde (PM) kirliliği açısından başta kanser hastalığı olmak üzere sağlığa en çok zarar veren PM2.5 için sınır değerler belirlenmemiştir.
• Yapılması planlanan endüstri, altyapı, enerji gibi tesislerinin izin süreçlerinde sağlık etki değerlendirmesi yapılmamaktadır.
• 2019 yılında, Türkiye’nin 30 iline ait yeterli (%90 gün ve üzeri) hava kalitesi (PM10) verisi yoktur. Ayrıca 60 ilde de kanserojen bir madde olan ince partikül madde (PM2.5) ölçümleri ile ilgili de yeterli veri yoktur.
• 2019 yılında, 30 ilde yaşayan yaklaşık 18 milyon kişi (nüfusun %21’i) yıl boyunca soluduğu havanın kalitesine dair yeterli veriye sahip değildir.
• Toplam 2 milyon 196 bin kişinin yaşadığı Eskişehir, Muş, Uşak ve Şırnak illerinde 3 yıldır asgari düzeyde bile hava kalitesi bilinmiyor.
• Amasya, Bursa, Iğdır, Manisa’da yaşayanlar son 4 yıldır düzenli olarak yılın en az %68’inde mevzuatta belirtilen günlük sınır değerin üzerinde kirli hava soluyor.
• 2019 yılında sadece 55 ilde ölçülen kükürtdioksit (SO2 ) seviyesi, Soma Soma Kömürlü Termik Santrali’nin de içinde bulunduğu Manisa ilinde en yüksektir.
• Son 4 yıl boyunca düzenli olarak yüksek derecede kirli hava soluyan Iğdır, Düzce, Manisa, Bursa, Kahramanmaraş ve Afyon’da hava kirliliği sorunu çözülemeyen kronik bir sorun haline gelmiştir.
• 2020 yılının ilk yarısında hava kalitesinde iyileşme olmuştur. Kahramanmaraş, Kütahya ve Zonguldak illerinde Ocak ayında kapatılan kömürlü termik santrallerin ve Mart ayında COVID-19 salgını ile ilgili alınan tedbirler nedeniyle azalan trafik sonucu 5 büyükşehirde hava kalitesi iyileşmiştir. Fakat santrallerin tekrar açılması ve kaldırılan seyahat yasakları sonucunda artan hareketlilik nedeniyle Haziran 2020’de hava kirliliği tekrar artmaya başlamıştır.
• Türkiye’de hava kirliliği Dünya Sağlık Örgütü kılavuz değerine indirilseydi; 2019 yılında tüm ölümlerin %7,9’u (31.476 ölüm) ve 2018 yılındaki tüm ölümlerin %12.13’ü (45.398 ölüm) önlenebilirdi.
• 2017 – 2019 yılları arasında hava kirliliği nedeniyle trafik kazalarının neredeyse 6-7 katı kadar ölüm yaşanmıştır.

Platform, Türkiye’de hava kalitesinin kalıcı olarak iyileştirilmesi için acilen yapılması gerekenleri şu şekilde özetliyor:

• Tüm hava kalitesi ölçüm istasyonlarının veri kalitesinin arttırılması,

• İnce partikül madde (PM2.5) kirleticisinin tüm iller ve tüm istasyonlarda ölçülmesi,

• Ulusal sınır değerleri içeren mevzuat düzenlemeleri yayınlanması,

• Gerekli çevre yatırımlarını tamamlamamış olan kömürlü termik santrallerin çalışmasına izin verilmemesi,

• Planlanan sanayi tesislerinin sağlık etki değerlendirmelerinin yapılması,

• Halk sağlığını merkeze koyan, sürdürülebilir istihdam ve krizlere karşı dayanıklı modeller oluşturmayı amaçlayan ekonomik toparlanma paketleri oluşturulması gerekiyor.

Raporun detaylarına buradan erişebilirsiniz.

Top