2017, ABD’de “trans aday yılı” oldu; LGBTİ siyasetçiler için şehir ve eyalet seçimleri açısından kazançlı bir yıldı. Ancak yine de orantılı bir temsil için hala kat edilmesi gereken uzun bir yol var.
Jenny Durkan geçtiğimiz Ekim ayında Seattle’ın belediye başkanı olarak seçilmeden önce, ABD’nin büyük şehirlerinden yalnızca ikisinde lezbiyen belediye başkanı vardı: ABD’nin büyük şehirlerinden biri olan Houstan’ın LGBTİ olduğunu beyan eden ilk belediye başkanı olan eski belediye başkanı Annise Parker ve Salt Lake City’nin şu anki belediye başkanı Jackie Biskupski.
LGBTİ adayları destekleyen bir organizasyon (siyasi çalışma komitesi) olan Victory Fund’ın iletişim direktörü Elliot Imse, “Jenny Durkan’ın Seattle’da lezbiyen bir kadın olarak belediye başkanı seçilmesi, topluluğumuz için büyük bir başarıdır. 2017, LGBTİ adayları için harika bir yıldı. Ulus çapında birçok bariyeri yıkmayı başardık ve LGBTİ camiasını 2018 ve devamında daha iyi temsil edilebileceği bir konuma getirdik,” dedi.
Durkan, bu yıl şehir seçimlerinde başarı yakalayan LGBTİ siyasetçilerinden yalnızca biri. 2017 senesi, ülke genelinde seçilmiş trans sayısının iki katından fazla artış gösterdiği bir dizi tarihi başarıyı takiben, “Trans Aday Yılı” olarak adlandırıldı. Ekim ayındaki Virginia zaferini takiben, eyalet yasama organında açık kimliğiyle hizmet veren ilk trans birey olan Danica Roem, en yüksek makama gelen kazanan oldu.
Yerel düzeyde, çoğunluğu eyalet tarihine geçen birçok büyük başarı da var. Minneapolis, açık kimliğiyle siyaset yapan trans bireyler Andrea Jenkins ve Phillippe Cunningham, büyük bir ABD şehrinin belediye meclisine seçildiler. Stephe Koontz’un Doraville Belediye Meclisi’ne girmesi, onu, Georgia’da açık trans kimliğiyle seçilen ilk kişi yapmaktadır; Lisa Middleton’ın Palm Springs’de belediye meclisine girmesi onu, Kaliforniya Eyaleti’nde meclis üyeliği kazanan, açık kimliğiyle siyaset yapan ilk trans birey yapmaktadır. Pensilvanya’nın Erie şehrinde ise Tyler Titus, şehrin okul yönetim kuruluna seçilerek, eyalette resmi göreve gelen açık kimlikli ilk trans birey oldu. Dahası, Middleton’ın Palm Spring’deki başarısı şehir için başka bir kazanımı daha tetikledi: Middleton, biseksüel bir kadın olan Christy Holstege’a, tamamen LGBTİ bireylerden oluşan bir şehir meclisi kurmasında eşlik etti.
Imse: “Elde edilen düşük düzeyli mevkiler, belediye başkanlığı gibi daha önemli mevkiler için zemin hazırladığını düşünüyorum. LGBTİ belediye başkanlarımızın çoğu kamu hizmeti kariyerlerine delege, okul yönetim kurulu üyesi veya belediye meclisi üyesi olarak başladı.”
Bu şekilde, belediye başkanları ilerleme için adeta bir barometre görevi üstlenebilirler. Kaldı ki bu, sadece büyük ve liberal şehirler için geçerli olan bir olgu değil. Durkan, ülkenin kalabalık nüfuslu şehirlerinde yönetimi üstlenen dört açık kimlikli eşcinsel belediye başkanından sadece biri olmasına rağmen, Durkan’ın galibiyeti toplam LGBTİ belediye başkanı sayısını, bütün şehirler dâhil olmak üzere, 23’e kadar yükseltti.
Imse’ye göre, Durkan’ın galibiyeti, seçmenlerin, önemsedikleri konular hakkında seçim kampanyası yürüten LGBTİ belediye başkan adaylarını seçmeye daha istekli olmaya başladığının olduğunun bir göstergesi. Bu strateji yeni olmamakla birlikte, değişen seçmenlerin tutumudur.
Imse ekledi: “Oy verenlerin büyük bir çoğunluğu, yirmi sene öncesine kadar LGBTİ’yi olmayı, yarış dışı bıraktıracak bir nitelik olarak görüyordu. Ama sayısı artmakta olan birçok vatandaşın görüşleri artık bu yönde değil. Mesela Danica Roem’in adaylığı uluslararası bir yankı uyandırdı, çünkü Roem trans bir birey. Ama kazanmasının sebebi seçim kampanyasının büyük bir çoğunluğunu kendi bölgesindeki yolları yapmak, ulaşım saatlerini geliştirmek hakkında konuşmaya ayırmasıydı. LGBTİ bir aday olmak büyük bir şey, ama asıl önemli olan bu adayların seçim çevresindeki seçmenlerin çoğunun önemsediği meseleler hakkındaki görüş ve işleri.”
Bunlara rağmen, hala yapılacak çok iş var. LGBTİ bireyler toplumun %4.1’ini oluştururken, yurt geneli seçimle gelinen pozisyonların yalnızca %0.1’ini LGBTİ bireyler oluşturuyor. Imse bununla ilgili, “Harika bir gelişme gösteriyoruz, ancak yine de adil bir temsil için kat edilmesi gereken uzun bir yol var.” dedi.
Bir çok durumda, bu sene kazanılan yerel pozisyonlar büyük bir sürecin küçük parçaları. Bu yerel pozisyonlar, cinsel yönelim ve cinsiyet kimliklerinden bağımsız olarak her siyasetçi için ayaklarını sağlam basacakları bir alan sağlamakta. Ayrıca bu edinilmiş başarılar, özelikle açıkça LGBTİ olmayan müsabıklar için daha az politik deneyimleri olsa bile seçmenlere daha yakın hissetmeleri açısından çok önemli bir destek.
Victory Fund’ın başkanı ve icra kurulu başkanı olan Annise Parker: “İnsanlar temel olarak kendilerini ve günlük yaşamlarını anladığını düşündükleri kişilere oy veriyor. Olası olmayan yerlerde, olası görünmeyen adaylarla gelen galibiyetlerin sebebi bu adayların bir sabah uyanıp aniden ‘Bugün belediye meclisi veya hükümet binası seçimleri için adaylığımı koyacağım!’ demesi değil, bu adayların seçmenlerin başından geçenleri paylaşması” diyor.
“Oy verenlerin büyük bir çoğunluğu, yirmi sene öncesine kadar LGBTİ’yi olmayı, yarış dışı bıraktıracak bir nitelik olarak görüyordu.”
Parker’a göre, kendisinin önceden gelen siyasi tecrübesi, 2010 yılındaki dönüm noktası olan galibiyeti için büyük önem taşıyor. Parker belediye başkanı olarak seçilmeden önce hem Houston belediye meclisinde üç dönem, hem de mutemet ve baş sayman olarak üç dönem hizmet vermişti. Parker, “Houston için belediye başkanlığı adaylığımı koymadan önce zaten altı kere Houston için seçilip, sekiz kere de aday oldum” dedi.
Ancak, kapsamlı tecrübesine rağmen belediye başkanlığına aday olmak tamamen farklı. Parker’a göre “Eğer kurul üyesiyseniz ve size benzeyen bir bölgeyi temsil ediyorsanız bu iyi bir şey, ancak burada bütün bir şehirden bahsediyoruz… Bu geçişle birlikte bir zihniyet değişimi de beraberinde geliyor. Belediye başkanları şehirlerinin halka açık yüzleri ve sesleri. İmaj sizsiniz, sözcü sizsiniz. Acil bir durum olduğunda gelinen, yüksek rütbelileri ağırlayan sizsiniz. Şehrin cisimleşmiş halisiniz.”
Bütün bu zorluklara rağmen, her zamankinden daha fazla LGBTİ birey şehirlerini temsil etmek için büyük adımlar atıyor. Bu sene, Victory Fund’ın benzeri olan ve LGBTİ bireyleri seçimlerde adaylık için eğiten Victory Institute, 2016’ya oranla 3 kat daha fazla insana eğitim verdi. Imse konu hakkında şöyle dedi: “Bu kesinlikle başkanlık seçimleri sonrası açığa çıkan enerjinin bir sonucu. İnsanlar coşkulu ve adaylığını koymaya hazırdı.”
Yine de, LGBTİ bireylerin önündeki bu engeli tamamen aşmak kolay olmayacak. Yerleşik LGBTİ siyasetçiler bile politik kariyerleri içinde ayrımcılığa maruz kalıyor. ABD’nin ilk ve tek LGBTİ senatörü olan Tammy Baldwin, geçtiğimiz günlerde sağ görüş bir siyasi çalışma komitesi tarafından okul çağındaki çocuklarla eşcinsel seks hakkında konuşmakla suçlandı (Bu iddiayı destekleyecek somut bir kanıt bulunmuyor).
Kaynak: CityLab