Polis, evsizlerin kamp alanını boşalttıktan sonra, Ulaşım Birimi ihtiyaç duyulmayan bir kaldırıma bisiklet üniteleri yerleştirdi – aktivistler; bunun probleme karşı hiçbir çözüm sunmayan ‘düşmanca mimarinin’ açık örneklerinden biri olduğunu belirtiyor.
Josh Cohen, 24.01.2018 / Çeviri: Hatice Baba
Seattle sakini olan Jeff Few, iki günlük iş seyahatinden döndükten sonra 99. otoyolun altındaki kaldırımda tuhaf şeyler fark etti. Belltown mahallesindeki evinden en son ayrıldığında orada evsizler için kamp alanı mevcuttu. Şimdi ise çadırlar ve kendilerine barınacak bir yer arayan adamlar, kadınlar ve çocuklar gitmiş ve onların yerine 18 tane bisiklet parkı yerleştirilmişti.
“Yeni bisiklet parkları, şüphesiz sokakta çadır kurulmasını engellemek için vardı,” diyor Few. “Bir viyadüğün altında bu kadar sayıda bisiklet parkı, ulaşım ihtiyacı için orada değildi, zaten bir yıl içinde söküleceklerdir” diye ekliyor.
Few’in bu şüpheleri, Seattle Ulaşım Birimi’nden (SDOT) bisiklet ünitelerinin kurulması hakkında bilgilendirme talep etmesinden sonra doğrulanmış oldu. Gelen cevap gösteriyor ki Ulaşım Birimi, bisiklet park yerlerini, polisle koordineli bir şekilde, insanlar oradan uzaklaştırıldıktan hemen sonra geri gelemesinler diye yerleştirmiş.
Bir e-mailde, SDOT ekibinden inşaat mühendisi birisi bisiklet parkları sorumlusuna ellerinde bisiklet park ünitesi olup olmadığını soruyor ve ekliyor: “Bu iş evsizliğe karşı acil durum müdahalesinin bir parçası. O alan Pazartesi günü temizlenmiş olacak, temizlik ekibinden hemen sonra rafları yerleştirebiliriz.”
Başka bir e-mailde, SDOT ekibinden saha koordinatörü kamp alanının neredeyse tamamen boşaltıldığını ve bisiklet park ünitelerini kuracak ekip yola çıktıysa, Seattle Polis Departmanı’nın yeniden kamp kurulamayacağından emin olabileceğini yazıyor.
SDOT, bu tarz yorumlara cevap vermedi.
Few, Seattle’ın yağışlı ikliminde nadir kuru noktalardan birine yerleşen bu insanları yerlerinden etmek için gösterilen gayreti, enerji ve para israfı olarak yorumluyor. “Benim bu insanlarla yaşadığım deneyimlerden anladığım kadarıyla topluma zararları dokunmuyordu,” diyor. “İnsanların genellikle evsizlere karşı zararlı olabileceklerine dair ön yargıları var. Fakat, viyadüğün altında yaşayan çok sayıda kadın ve çocuk vardı, bunun yanında hayvanlarıyla birlikte yaşayan insanlar -tam anlamıyla kentteki barınma alanlarına bağlı yaşayamayan insan grupları.
“Bunlar bisiklet ünitesi değil, bisiklet parkı bahanesiyle oluşturulmuş ‘evsizliğe karşı demir çubuklar’,” olarak ifade ediyor Tom Fucoloro, Seattle Bisiklet Blogu’ndaki yazısında. “Kentteki bisiklet park yerlerinin genişletilmesine dair bu zamana kadar çok mücadele etmiş biri olarak, bisiklet ünitelerinin bu amaç doğrultusunda kullanıldığını görmek oldukça rahatsız edici.”
‘Unpleasant Design’ kitabının yardımcı editörü Selena Savic, Seattle’ın bisiklet ünitelerini bu amaç için kullanmasını düşmanca ya da savunmacı mimarinin açık bir örneği olarak görüyor.
“Her zaman bir hizmet ya da güzellik görünümü var, ama bunlar esasında ikincil amaçlar,” diye açıklıyor Savic. “Asıl amaç; insanları, davranışları ya da güvercinleri engellemek. Refah seviyesi yüksek ve büyük şehirler kesinlikle bu tarz mimariyi kullanmaya daha meyilliler, çünkü çok sayıda insanı idare etmek daha zor. Bu tarz tatsız tasarımlar, insanları gözetleme ve müdahale etme ihtiyacını ortadan kaldırıyor. Daha öncesinden bisiklet ünitelerini duymamıştım, fakat Seattle örneği bu duruma çok güzel uyuyor.”
Hasmane (düşmanca) mimariye klasik örnek olarak şunlar da gösterilebilir: sokak banklarının ortasına kol koyma kısımlarının eklemek böylelikle de insanların orada yatmasını ya da uyumasını önlemek, yine insanların uyumasına engel olmak için duvarların üstüne sivri uçlu demirlerden yerleştirmek veya kaykay yapanları durdurmak için yolların çıkıntılarına metal parmaklıklar koymak gibi.
Lahey Belediye Binası’ndaki (Hollanda) umumi tuvaletlerde özellikle mavi ışık kullanılıyor, çünkü uyuşturucu kullananların bu ışık altında damarlarını bulması daha zor. Halka açık yerlerde idrar yapılmasının önüne geçmek için de Köln’deki (Almanya) bazı tren istasyonlarının duvarları işeyen kişinin idrarını kendisine geri döndüren hidrofobik boyayla kaplanmış durumda.
Hasmane mimari, aldığı tepkilerden dolayı, zaman geçtikçe daha gizli formlara dönüşmeye başladı. 2014’te Londra’da bir Tesco süpermarketi, protestoların yayılmasından sonra, market önündeki sivri demirleri kaldırmak zorunda kaldı. Tuhaf biçimdeki banklar, dekoratif taşlar ve bisiklet üniteleri: asıl amacın gizlenmesi için başvurulan yöntemlerden birkaçı.
Seattle’da, yukarıda bahsedilen bisiklet ünitesinden ayrı olarak daha birçok ‘düşmanca mimari’nin örnekleri bulunuyor. Örneğin, bankların ortasında insanların uzanmasına engel olmak için kol koyma yerleri bulunuyor. Bunun dışında; otobüs duraklarında ‘eğimli oturaklar’a oldukça sık rastlanıyor, böylelikle insanlar sırtlarını dayayabilseler de oturamıyorlar. Hatta yakın zamanda Seattle’lı bir Twitter kullanıcısı, duraklardaki oturaklarda yatılsa bile her durumda kişiyi hava durumuna maruz bırakacak şekilde tasarlandığını fark etmiş.
Seattle/King County Evsizlik Komisyonu Başkanı Alison Eisinger, bisiklet ünitelerinin bu şekilde kullanılmasını “kötü niyetli ve yanlış yönlendirilmiş” olarak tasvir ediyor. “Bu temelde evsizlik ve fakirlik gibi sorunları insanoğlunun çözüm bulması gereken konu başlıkları olarak görmekten ziyade, sanki teknik bir problemmiş gibi görmek demektir” diyor.
En son yapılan bir gece sayımına göre Seattle Metropoliten Alanı’ndaki evsiz nüfusu 11.643 kişi ve bunların 5.485’inin geçici bir barınağı bile yok. Depolama alanları, yerinde vaka yöneticileri ve diğer hizmetlerle “geliştirilen” barınaklara yönelik yakın zamandaki bir politika değişikliği, kentin daha geleneksel acil gecelik barınma yerlerinde 300 yataklık bir kesintiyle sonuçlandı. Seattle, yasak evsiz kamplarının temizlenmesine dair bir politikaya sahip ancak, bu insanların gidecek bir yerleri olmadıktan sonra, bu politikanın sadece kamp alanlarını kentin çeperlerine doğru iterek sokakta yaşayan insanların hayatlarını daha perişan hale getireceği savunuluyor.
“Düşmanca mimariyi eleştirmek kolay; asıl soru, bir şeyler nasıl değişecek olmalı,” diyor Eisinger. “Bu konuyla ilgilendiğim kadarıyla Seattle’ın yeni belediye başkanına sunmak üzere bir kitapçık hazırladım; sadece bu kararların neden kabul edilemez olduğunu söylemekten ziyade, çeşitli insan gruplarının kamu kaynaklarını kullanabilmesiyle nasıl değişime gidilebileceğini anlatan yapılacaklar listesi de ekledim.”
Belediye Başkanı Jenny Durkan henüz bir aşama katedemedi. Kendisi Guardian’a e-mail yoluyla “bisiklet ünitelerinin bir engel olarak değil bisiklet kullanımına destek olmak ve teşvik etmek için kullanılması gerektiğini” ifade etti. “Dışarıda yaşayan bu insanlara yardımcı olmak için belediyemiz öncelikle kısa süreli ve kalıcı konaklamayla alakalı daha çok şey yapmalı. Bizim en öncelikli gündemimiz kamu güvenliğini ve sağlığını güvence altına almak olmalı.” dedi
Bugün, bisiklet üniteleri hala orada duruyor… ve evsiz kampı da henüz geri dönmedi.
Kaynak: The Guardian