Bloomberg CityLab

New York Belediyesi geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamayla, şehrin sokaklarında paket taşıyan ve yiyecek dağıtan elektrikli bisikletlerin, scooterların, mopedlerin ve motosikletlerin hızla artmasıyla mücadele etmek için yeni bir belediye departmanı kuracağını duyurdu.

Belediye Başkanı Eric Adams, Şehrin Durumu konuşmasında, iki ve üç tekerlekli mikro mobilite araçlarına dayanan ticari teslimat hizmetlerini düzenlemekle görevli olacak Sürdürülebilir Teslimat Departmanı’nın kurulmasını önerdi. Pille çalışan bu araçlar kirlilik ve trafik sıkışıklığıyla mücadelede kritik önem taşıyor, ancak ortaya çıkışları başka tartışmaları da alevlendirdi: Tartışmalar, yaya ve sürücü güvenliği, e-bisiklet akü yangınlarının yarattığı riskler ve teslimat çalışanlarının hakları etrafında yoğunlaşıyor.

New York Belediye Başkanı Eric Adams yaptığı açıklamada, “New Yorklular bu konuda açık ve net: Ulaşım ve mobilitenin geleceğini memnuniyetle karşılıyoruz, ancak kaldırımlarımızda hız yapan mopedlere, çalışanları sömüren teslimat uygulamalarına veya sokaklarımızda bir kaosun oluşmasına izin veremeyiz” dedi. “Sokaklarımız -ve onların kullanım şekli- değişti ve biz de onlarla birlikte değişiyoruz. Sürdürülebilir Teslimat Departmanı, kamu güvenliğini koruma, ekonomimizi yeniden inşa etme ve bu şehri New Yorklu çalışan sınıf için daha yaşanabilir hale getirme vizyonumuzu yerine getirmeye devam ederken, aynı zamanda sokaklarımızın kontrolünü yeniden ele almamızı da sağlayacak”

Bloomberg CityLab ile yaptığı bir röportajda, şehrin operasyonlardan sorumlu belediye başkan yardımcısı Meera Joshi, yeni oluşumun, sektörün olumlu yönlerini güçlendirirken olumsuz etkilerini azaltmanın ve New Yorkluların 7/24 paket servise olan erişimlerini kaybetmemelerini sağlamanın bir yolu olacağını söyledi. Joshi, “Sabah 4’te hamburger, öğleden sonra 2’de bir kutu mendil, yemek, mobilya istiyoruz,” dedi ve ekledi: “Yani, artık kapımıza kadar teslim ettiremeyeceğimiz hiçbir şey yok.”

Joshi, kamyon filolarını kargo bisikletlerine dönüştürmekle ilgilenen – bu yılın sonlarında Manhattan’da trafik sıkışıklığı fiyatlandırmasının ortaya çıkmasıyla artacak bir sayı – ya da yeni uygulamalarını veya araçlarını New York’a getirmek isteyen şirketlerin zor durumda kaldığını söyledi. “Birçok açıdan efendilerinin kim olduğunu bilmiyorlar. Bu da halk için bir kafa karışıklığı yaratıyor.”

Joshi altı yıl boyunca, şehrin sarı taksilerini ve kiralık araçlarını düzenleyen bir kurum olan Taksi ve Limuzin Komisyonu’nu da yönetti. Komisyon 1971’de kurulduğunda, şehir kendisini benzer bir ikilem içinde bulmuştu: Çok az denetlenen ve kaldırımlarda yer kapmak için yarışan çok sayıda araç vardı. Sonuçta ofis, sürücülerin lisanslı ve sigortalı olmasını, taksilerin denetlenmesini, güvenli olmasını ve sayılarının sınırlandırılmasını sağladı.

Joshi ayrıca, Uber ve Lyft gibi yenilikleri onlarca yıl sonra düzenleyecek yasal çerçeveyi de oluşturduğunu ve talep üzerine araç çağırma hizmetleri için asgari sürücü ücreti ve tekerlekli sandalye erişilebilirliği gibi şeyleri sağladığını söyledi. Bu tür, hepsi bir arada olan bir yapı, hem mevcut e-bisiklet yığınını çözmek hem de gelecekteki teslimat dronları ve robotlarına hazırlanmak için bugün mikro mobilite araçları için var olmalıdır.

Yeni oluşumla birlikte şehir, yolculuk uzunluğu ve talep üzerine çalışan şirketlerden gelen faydalı verileri bir araya getirmeyi umuyor. Joshi, “Altyapı söz konusu olduğunda, bu yolculukların nerede gerçekleştiği ve gelecekte nerede gerçekleşeceğinin modellenmesi, bisiklet yollarının genişletilmesi için gerçekten önemli” dedi. Bu anlamıyla da şehrin mikro mobilite altyapısı uyum sağlamaya devam ediyor: Kısa bir süre önce Manhattan’ın Onuncu ve Üçüncü Caddelerinde yeni kullanıcılarla baş edebilmek için daha geniş bisiklet yolları açıldı.

Belediye, önümüzdeki aylarda Belediye Meclisi ile birlikte çalışacağını ve ofisin düzenleyici misyonunun hazırlanmasına yardımcı olmak için işçi grupları ve isteğe bağlı uygulama şirketlerinden temsilcilerin de dahil olduğu bir görev gücü toplayacağını söyledi. Ulaşım ve emek savunucuları, ofisin mükerrer olabileceği veya çoğu belgesiz göçmen olan işçilere gereksiz yük getirebileceği endişesiyle bu görüşmeleri yakından izleyeceklerini söylediler. Akülü bisikletler ve scooterlar ancak son yıllarda yasal hale geldi ve hala nerede izin verildiği ve ne kadar motor desteğine izin verildiği konusunda belirsiz bir dizi belediye kuralı altında faaliyet gösteriyor. Bununla birlikte, teslimat çalışanları, tehlikeli çalışma koşullarının yanı sıra cezai yaptırımlarla da karşı karşıya kalabiliyor.

Yaşanabilir sokakları savunan bir kuruluş olan Open Plans’ın eş-başkanı Sara Lind, “Nihayetinde güvenli, şehir politikası tarafından teşvik edilen ve aynı zamanda pek çok New Yorklunun yolculuklarını otomobil ve kamyonlardan uzaklaştırmasını sağlayan bir elektrikli mikromobilite ortamı istiyoruz” dedi. “Yönetimin geniş, korumalı bisiklet yollarına öncelik vermek ve Ulaştırma Bakanlığı’nın bunların inşa edilmesine izin vermek gibi geniş, basit çözümlere odaklanacağını umuyoruz. Bunun bisikletlileri güvende tutmanın ve kaldırımda sürüşü neredeyse ortadan kaldırmanın basit bir yolu olduğunu biliyoruz. Eğer bunu doğru yapabilirsek, güvenlik, yaşanabilirlik, transit adaleti ve iklim için elde edilecek büyük kazanımlar var.”

Kaynak: Bloomberg CityLab