Yaya dostu caddeler topluma büyük bir fayda sağlama potansiyeline sahiptir. Bu caddeler sayesinde yerel ticaret canlanıp, küçük işletmelere fayda sağlanabildiği gibi, esasta insanların iyilik halini artıran mekânlar yaratılabilir.
Bu tip yerlerde, yayalar otomobil baskısından uzaklaşıp, kendilerini daha güvende hissederler. Yaya dostu caddeler; yürüyüş yapmak isteyenlerin stres seviyelerini azaltarak, günlük rutinlerinden uzaklaşabilecekleri bir yer sağlamanın yanında, insanların yaşadıkları bölgeyi daha fazla içselleştirip olumlu duygular beslemesini sağlar. Bunlara ek olarak yaya dostu caddeler sayesinde insanlar yürümeye teşvik edilir ve bu durum toplum sağlığını iyileştirir.
Mahallerde yaya dostu düzenlemeler yapmak birçok fayda sağlayabilir. Bunlardan bazılarını şu şekilde sıralayabiliriz;
1. İnsanları yürümeye teşvik eder ve bu şekilde araba kullanımı azalır. Bu da hava kirliliğini ve trafik yoğunluğunu azaltır.
2. Yayalar bölgede bulunan mağazalara, restoranlara ve diğer işletmelere daha kolay ulaşım sağlar.
3. Bölgeye gelen ziyaretçiler üzerlerinde otomobil baskısı hissetmezler ve bu sayede daha verimli vakit geçirirler.
Her ne kadar kaldırımlar, insanların yürüyerek birbiriyle etkileşim kurabileceği yerler olsa da yaya dostu kaldırımların bulunmaması sebebiyle çoğu insan bundan mahrumdur. Caddeleri yaya dostu hale getirmek için çeşitli yollar bulunuyor. Bunları üç ayrı başlık altında şu şekilde açıklayabiliriz:
A. Sokak ve Caddeleri İnsan Odaklı Mekânlara Dönüştürmek:
Bu önerinin arkasındaki fikir, caddeleri insanlar için daha yaşanabilir ve dostane mekânlara dönüştürmeyi hedefliyor. Bu yaklaşımla, insanların yürürken, bisiklet sürerken ve toplu taşıma kullanırken kendilerini güvenli ve rahat hissetmelerini sağlamak, ayrıca alışveriş yapma veya dışarıda yemek yeme gibi günlük ihtiyaçlarını karşılayabilecekleri yeni bir alan yaratmak amaçlanıyor.
Bunun için caddelerde insanların toplu taşıma beklerken veya dışarıda vakit geçirirken oturabilecekleri bankların olması gerekiyor. Caddeleri sadece sürücüler için değil yayalar için de cazip mekânlara dönüştürecek düzenlemeler yapmak suretiyle, daha yürünebilir bir mahalle yaratılabilir. Bu durum daha düşük suç oranı ve yerel küçük esnafın odağında olduğu bir yerel ekonominin canlanması için de katkı sağlayabilir.
B. Sokak Aktivitesini Analiz Etmek:
Sokak hareketliliği o şehrin sağlıklı ve canlı olduğunun bir göstergesidir. Bu hareketlilik caddede bulunan insan sayısı, yaşları, meslekleri ve sosyal statüleri gözlemlenerek ölçülebilir. Aynı zamanda caddelerde bulunan insan sayısı bize o alandaki ekonomi anlamında da bilgi verebilir. Yaya sayısındaki artış, istihdam, alışveriş ve rekreasyon için daha fazla fırsat olduğu şeklinde yorumlanabilir.
Yayaların yaş ortalaması, yaşlı insanların oranı, çocuk sayısı, cinsiyet dağılımı gibi veriler farklı şekillerde yorumlanabilir ve bölge hakkında fikir verebilir.
C. Güvenlik ve Konfor İçin Tasarım:
Yayalar bir şehrin altyapısının en önemli parçasıdır, çünkü nüfusun çoğunluğunu oluştururlar. Ayrıca araç sahibi olup olmadıklarına bakılmaksızın kaldırımları ve yaya yollarını kullananlar onlardır.
Yayaların güvenliği ve konforu herkes için önceliktir. Yaya dostu caddeler yayaların ihtiyaçlarına göre oluşturulabilir ve bu ihtiyaçlar şu şekildedir;
1. İyi aydınlatma: Bölgeyi yayaların geceleri de kullanabilmesi için yeterli aydınlatma bulunması gerekir.
2. Belirgin işaretlemeler ve tabelalar: Yollardaki ve kaldırımlardaki işaretler yayaların doğru yönlendirilmeleri için önemlidir.
3. Peyzaj: Yaya yollarında ağaçlandırılmış olması özellikle sıcak aylarda gölge sağlayarak yaya dostu bir ortam sağlar ve görsel olarak da bölgeyi çekici kılar. Kent mobilyalarının varlığı da yayalar için benzer bir etki yaratır.
Burada asıl odaklanılması gereken şey caddelerin yayalar için güvenli olup olmadığıdır. Cevabı ise o kadar basit değildir. Caddenin aslında araçlar için tasarlanmış olduğu ve yayaların sıklıkla caddeleri kullanmak durumunda olduğu, mesela karşıya geçmek zorunda kaldığı da bir olgudur. Dolayısıyla cadde ve sokakları yayalar için tehlikeli olmaktan çıkarmak gerekir ki bunu yapmak çok kolay değildir. Bunun için çok fazla zamana, kaynağa ve planlamaya ihtiyaç duyulabilir. Planlama ve uygulama süreçlerine de yeterince zaman ayırmak gerekir ki ancak bu sayede süreç hem daha etkili hem de verimli ilerleyebilir.
Son olarak söylemek gerekir ki yaya dostu bir cadde; yayalara öncelik verilen, güvenli ve keyifli bir yürüyüş sağlayan, çalışma ya da dinlenme ortamı sunan bir alan anlamına geliyor. Şehirlerdeki bu tür alanlar arttıkça hem insanların yaşam kalitesi artıyor, hem de yerel ekonomi canlanıyor.
Kaynak: Newcastle University


